Çin'in dijital yuanı piyasaya sürmesi ve onu küreselleştirmesi hakkındaki tartışmalar sürekli olarak takip ediliyor. Ancak, bu fikir birçok zorluk ve riskle karşı karşıya. Öncelikle, yuan şu anda dünya parası haline gelmemiştir ve hatta bölgesel dolaşımda bile sınırlamalar vardır. İkincisi, dijital para üretimi genellikle bir destek para birimi gerektirir, ancak yuan'ın destek para birimi olarak kullanılması banka kaçışı riskini tetikleyebilir.

İkincil piyasada, yatırımcılar dijital yuanı büyük ölçekli satabilir veya piyasa buna ilgi göstermeyebilir; bu iki durum dijital paranın yuan ile bağlantısının kopmasına neden olabilir. Böyle bir durumda, yalnızca dijital yuan değil, aynı zamanda yuanın kendisinin uluslararası döviz piyasasındaki itibarı da ağır darbe alabilir.

Mal gibi bir ihracata dayalı ekonomiye sahip olan Çin için böyle büyük bir riski üstlenmek akıllıca değildir. Sadece birkaç yüz milyar büyüklüğünde olan sanal finansal piyasayı geliştirmek adına, değeri birkaç trilyon olan reel ekonomiyi tehlikeye atmak, açıkça zararına bir durumdur.

Bu nedenle, dijital yuanın küreselleşme stratejisini değerlendirirken, Çin hükümetinin artılarını ve eksilerini tartarak temkinli kararlar alacağına inanmak için nedenlerimiz var. Ülke ekonomisinin istikrarını ve finansal güvenliğini korumanın en önemli şey olduğunu çok iyi biliyorlar. Küresel finansal yapının sürekli değiştiği bugün, yenilik ile sağlamlık arasında bir denge bulmak, Çinli finansal karar alıcılarının karşılaştığı büyük bir zorluk olacak.