Gerçekten sinir bozucu, bulunduğum yer yine yağmur yağmaya başladı, hava durumu üç gün boyunca yağmur yağacağını söylüyor. İçinde şiddetli yağmur da var, daha önceki duvar çökmesinden hâlâ korkuyorum, henüz duvarları inşa edemedim, bu yağmurda ayakta kalan duvarlar da çökecek. Ah, Tanrı'ya yalvarıyorum, umarım gökyüzü bu sefer şiddetli yağmur yağmaz.
@anoma'nın özü, bir sıcak proje peşinde koşuyormuş gibi hissetmiyorum, daha çok bir grup insanla bilinmeyen bir deney alanında araştırma yapıyormuşuz gibi. Bu tür projelere katılmak, sadece birkaç gönderi paylaşmak ya da test ağına tıklamakla bitmiyor, asıl eğlence, zamanınızı kod okumaya, düğümleri çalıştırmaya, her iterasyondaki ince değişiklikleri hissetmeye adamanızda yatıyor, hatta toplulukta başkalarıyla birkaç tartışma yapmakta, yavaş yavaş projenin bağlamını anlamaya çalışmakta. Ama gerçekten söylemek gerekirse, son iki gündür her şey beyaz top, sıralama doğrudan 6000'lerin üstüne kaydı, öyle sinirlendim ki yığdığım duvarı yıkıp baştan inşa etmek üzereydim.
Bu tür bir immersif geri dönüş, sadece test ağına erişim sağlamak, bir topluluk rolü kapmak ya da gelecekteki airdropları hayal etmekle kalmaz. Asıl ilginç olan, kendi deneyimlerinize dayalı olarak bazı görüşler sunmaya başladığınızda, onu belirli bir benzersiz açıdan çözümlemeye çalıştığınızda, ekosistemdeki sesinizin yavaş yavaş büyüdüğünü göreceksiniz - tıpkı ağaç dikmek gibi, normalde fark etmezsiniz, geriye dönüp baktığınızda zaten dalları ve yapraklarıyla dolup taşmış.
Son zamanlarda Anoma'nın tasarımını tekrar tekrar düşünmek için çok zaman harcadım; beni çeken şey, o intent mimarisinin ince detayları ya da ZK teknolojisinin gösterişi değil, ‘‘kimlik’’ üzerine yenilikçi düşüncesi. Cüzdan adreslerini, hesap numaralarını ya da DID'leri dijital dünyanın kimlik kartı olarak sabit ve değişmez görmeye alışkınız; bunlardan kurtulmak neredeyse imkansız. Ancak Anoma bu çerçevenin dışına çıkarak, zincir üzerindeki kimliğin katı bir etiket olmaması gerektiğini, her etkileşimde niyetiniz, senaryonuz ve kısıtlamalarınız tarafından geçici olarak dokunan ‘‘dinamik sözleşmeler’’ olması gerektiğini düşünüyor.
Başka bir deyişle, her bir transfer, her bir işlem, küçük bir "konsensüs örme" gibi. Katılımcılar, önceden sabit bir kimliğe bağlanmak zorunda değiller, ancak belirli bir senaryoda birbirlerinin ilişkileri ve sınırları net bir şekilde belirlenebilir. Bu düşünce, gelecekteki çoklu ajan (agent) işbirliği için bir temel oluşturuyor: Bir grup özerk çalışan program zincir üzerinde dolaşırken, birbirlerini nasıl tanıyacaklar, düşman mı dost mu? Sorumluluklar nasıl belirlenecek, işbirliği kuralları nasıl dinamik olarak ayarlanacak?
Şimdi blockchain üzerindeki AI projelerine baktığımızda, çoğu hâlâ "tek başına" aşamasında - ya bir ajan kendi modeli çalıştırıyor ya da merkezi hizmetlere güveniyor. Akıllı ajanların "nasıl düşündüğünü" çözmek için çok çaba sarf ediyorlar, ancak "akıllı ajanların birlikte nasıl oynayacağı" gibi daha sert bir sorunu neredeyse hiç ele almıyorlar. Dinamik bir kimlik müzakeresi var mı, esnek bir sorumluluk dağılımı var mı, denilen merkeziyetsiz çoklu ajan işbirliği, en fazla göz alıcı bir kavram.
Bu açıdan bakıldığında, Anoma biraz alçakgönüllü bir "işbirliği protokolü laboratuvarı" gibi. AI altyapısını haykırmadan, kimliklerin mantığını yeniden şekillendirerek, sessizce akıllı varlıkların büyük ölçekli işbirliği için bir yol açıyor. Bu temeldeki düşünce, o kadar gösterişli uygulama katmanı araştırmalarından daha, Web3 ve AI birleşiminin içsel doğasına daha yakın olabilir. @KaitoAI
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Gerçekten sinir bozucu, bulunduğum yer yine yağmur yağmaya başladı, hava durumu üç gün boyunca yağmur yağacağını söylüyor. İçinde şiddetli yağmur da var, daha önceki duvar çökmesinden hâlâ korkuyorum, henüz duvarları inşa edemedim, bu yağmurda ayakta kalan duvarlar da çökecek. Ah, Tanrı'ya yalvarıyorum, umarım gökyüzü bu sefer şiddetli yağmur yağmaz.
@anoma'nın özü, bir sıcak proje peşinde koşuyormuş gibi hissetmiyorum, daha çok bir grup insanla bilinmeyen bir deney alanında araştırma yapıyormuşuz gibi. Bu tür projelere katılmak, sadece birkaç gönderi paylaşmak ya da test ağına tıklamakla bitmiyor, asıl eğlence, zamanınızı kod okumaya, düğümleri çalıştırmaya, her iterasyondaki ince değişiklikleri hissetmeye adamanızda yatıyor, hatta toplulukta başkalarıyla birkaç tartışma yapmakta, yavaş yavaş projenin bağlamını anlamaya çalışmakta. Ama gerçekten söylemek gerekirse, son iki gündür her şey beyaz top, sıralama doğrudan 6000'lerin üstüne kaydı, öyle sinirlendim ki yığdığım duvarı yıkıp baştan inşa etmek üzereydim.
Bu tür bir immersif geri dönüş, sadece test ağına erişim sağlamak, bir topluluk rolü kapmak ya da gelecekteki airdropları hayal etmekle kalmaz. Asıl ilginç olan, kendi deneyimlerinize dayalı olarak bazı görüşler sunmaya başladığınızda, onu belirli bir benzersiz açıdan çözümlemeye çalıştığınızda, ekosistemdeki sesinizin yavaş yavaş büyüdüğünü göreceksiniz - tıpkı ağaç dikmek gibi, normalde fark etmezsiniz, geriye dönüp baktığınızda zaten dalları ve yapraklarıyla dolup taşmış.
Son zamanlarda Anoma'nın tasarımını tekrar tekrar düşünmek için çok zaman harcadım; beni çeken şey, o intent mimarisinin ince detayları ya da ZK teknolojisinin gösterişi değil, ‘‘kimlik’’ üzerine yenilikçi düşüncesi. Cüzdan adreslerini, hesap numaralarını ya da DID'leri dijital dünyanın kimlik kartı olarak sabit ve değişmez görmeye alışkınız; bunlardan kurtulmak neredeyse imkansız. Ancak Anoma bu çerçevenin dışına çıkarak, zincir üzerindeki kimliğin katı bir etiket olmaması gerektiğini, her etkileşimde niyetiniz, senaryonuz ve kısıtlamalarınız tarafından geçici olarak dokunan ‘‘dinamik sözleşmeler’’ olması gerektiğini düşünüyor.
Başka bir deyişle, her bir transfer, her bir işlem, küçük bir "konsensüs örme" gibi. Katılımcılar, önceden sabit bir kimliğe bağlanmak zorunda değiller, ancak belirli bir senaryoda birbirlerinin ilişkileri ve sınırları net bir şekilde belirlenebilir. Bu düşünce, gelecekteki çoklu ajan (agent) işbirliği için bir temel oluşturuyor: Bir grup özerk çalışan program zincir üzerinde dolaşırken, birbirlerini nasıl tanıyacaklar, düşman mı dost mu? Sorumluluklar nasıl belirlenecek, işbirliği kuralları nasıl dinamik olarak ayarlanacak?
Şimdi blockchain üzerindeki AI projelerine baktığımızda, çoğu hâlâ "tek başına" aşamasında - ya bir ajan kendi modeli çalıştırıyor ya da merkezi hizmetlere güveniyor. Akıllı ajanların "nasıl düşündüğünü" çözmek için çok çaba sarf ediyorlar, ancak "akıllı ajanların birlikte nasıl oynayacağı" gibi daha sert bir sorunu neredeyse hiç ele almıyorlar. Dinamik bir kimlik müzakeresi var mı, esnek bir sorumluluk dağılımı var mı, denilen merkeziyetsiz çoklu ajan işbirliği, en fazla göz alıcı bir kavram.
Bu açıdan bakıldığında, Anoma biraz alçakgönüllü bir "işbirliği protokolü laboratuvarı" gibi. AI altyapısını haykırmadan, kimliklerin mantığını yeniden şekillendirerek, sessizce akıllı varlıkların büyük ölçekli işbirliği için bir yol açıyor. Bu temeldeki düşünce, o kadar gösterişli uygulama katmanı araştırmalarından daha, Web3 ve AI birleşiminin içsel doğasına daha yakın olabilir.
@KaitoAI